Bizde Görev Verilir,alınmaz...
AK Parti Rize İl Başkanı Yılmaz Katmer ile parti olarak yaptıkları hizmetleri, 2008 yılında başbakana sunacakları projeleri,
Follow @dusuncemektebi2
AK Parti Rize İl Başkanı Yılmaz Katmer ile parti olarak yaptıkları hizmetleri, 2008 yılında başbakana sunacakları projeleri, AK Parti olarak siyaset okulu açacaklarını ve şu anda Rize gündemini işgal eden sendikalar arasındaki psikolojik mücadelede halka yansıdığı gibi taraf olup olmadıklarını sorduk. Katmer, sorularımızı samimiyetle yanıtladı. 2009 da tekrar İl Başkanı olarak aday olacak mısınız sorumuza;
?2009 Yılına daha çok zaman var. O zaman durum ve şartlar neyi gösterir bilinmez. Ben Sayın Başbakanımız, liderimiz Recep Tayip Erdoğan?ın kararıyla il başkanlığına aday olurum ve ya olmam. ?Bizde görev istenmez verilir? Eğer görev verilirse neden olmasın. Biz hizmet için her zaman varız? dedi.
AK parti siyaset okulu olarak bir okul açıldı. Bu okul ne amaçla açıldı, faydaları neler olacak?
? Bu okulu partimizin ARGE birimi organize ediyor. Rize?den en az 200 kişi bu programa iştirak edecek. Bu okulun asıl amacı 2009 yılında yapılacak olan yerel seçimlerde bu okula gidenlerden il genel meclisi, belediye meclisi üyesi aday adayının bir adım daha önde olduğunun altını çiziyoruz. Bu okulda en az lise mezunu şartı aranıyor. 40 saat ders görülecek. Bu kursta yüzde 70 katılma mecburiyeti var. Bu programın sonunda yazılı sınavla katılım belgesi verilecek. Bizlerde 2009 yerel seçimlerde partimizde il genel meclis, belediye başkan ve belediye meclisi üyeliğine başvuran aday adaylarımız arasından bu belgesi olan kişilerin diğerlerine nazaran daha önde olduğunun imajını veriyor. Bu belge var diye yüzde yüz olacağı anlamına da gelmez. Bu belgesi olmayanların bu saydığımız birimlere aday olmayacağı anlamına da gelmez. AK Parti akademisyen olarak bu olaya bakıyor. Kadrolarını yetiştirmenin heyecanını yaşamaktadır. Göreve geldiğim günden itibaren hiç acemilik çekmeden görevimi yürütebilmemin ve bu kursların çok büyük bir önemi olduğunu altını çiziyorum. Başta 20 büyük il ve daha sonra 61 ilin katılımıyla beraber bu kurslar organize edileceklerdir. Bu okulun bir katılım ücreti var. Rize?de katılan baylar 200 YTL, Bayanlara ise 100 YTL katılma ücreti var ?
Siyaset okuluna herkes başvurabilir mi, bunun kriterleri var mı?
?Siyaset okuluna memurlar bile girebilir. Bu okul mesai sonrasıdır. 2008 in aralık ayında istifa edip bu tarz görevlere talip olacak arkadaşlarımız da bu kursa katılabilir. Bu kurs haftada 2 gündür. Hangi gün olacağını katılımcılar belirleyecektir. Bu siyaset akademisi çok yararlı bir çalışmadır. Bunu geniş manada akademisyenler, profesörler, doçentler ders vereceklerdir. Biz rektörümüzle görüşerek, genel merkezimizde bu siyaset okulunun onlardan yardım alarak Rize?de yapabilirsek Rize?den Trabzon?a 200 kişi gitmemiş olur. Şu anda bize tebliğ edilen Trabzon ilinde olacak olduğudur. Ama gelecekte bunu Rize?ye almak için çaba sarf edeceğiz. Bu okulda Sayın belediye başkanımız Halil Bakırcı?da ders verecektir. Kursumuz için bu günlerde kayıtlarımıza başlayacağız. Ama önce 20 büyük ili alıyorlar. Rize ili herhalde nisan ayını bulur. ?
Gençlik kollarının kongrelerinden yani teşkilatlanma çalışmalarından biraz bahseder misiniz, kongreler hangi aşamada oluyor?
?Gençlik kollarının belde, ilçe kongrelerini tamamlamış olduk. İl kongresini de icra ettik. Üç yapılmayan ilçemiz kaldı. Önümüzdeki günlerde tüm belde ve ilçeleri tamamlayıp kadın kolu kongresini icra edeceğiz. 1 Nisan 2008 tarihinden itibaren ana kademe kongre takvimimiz başlıyor. Delege seçimi v.s. 1?30 Haziran tarihleri arası belde kongrelerini icra edeceğiz. 15 Temmuz, 15 Ekim arası ana kademe ilçe kongrelerimizi yapacağız ve 2009 yerel seçimlerinden sonra il kongresini sonbaharda da genel merkez büyük kongreyi yapacağız. Bu programlarda özellikle altını çizmek istediğim bir husus var. Gerek kadın kolumuz, gerek gençlik kolumuz, gerek 2008 yılında yapacağımız ana kademe belde ve ilçe kongrelerimizde kademe başkanları ve yönetim kurulu üyeleri görevlerinden istifa edip 2009 daki yerel yönetimlerde belediye başkan, belediye meclis, il genel meclis aday adayı olamayacaklar. Örnek vermek istersem; ?ben ilçe başkanı olayım da 5?6 ay sonra bu kural değişir, istifa ederim yine aday adayı olabilirim? düşüncesi asla olamaz. AK Parti bu tür çalışmalardan geri adım atmamıştır. Sizde biliyorsunuz 2004 yılında aynı yönde il başkanlarının ve ilçe başkanlarının istifa edip belediye başkanlığına aday olamayacaklarına dair kural kesinlikle uygulandı. Bundan geri adım atma olmadı. Bu anlamda teşkilatlarımız yapılandırılırken bu tarz bir görüşleri varsa teşkilatlara girmeyecekler.? Ben teşkilata girmedim de 2009 seçimlerini bekliyorum. Belediye başkan, belediye meclis, il genel meclisi aday olacağım? didede yüzde yüz garanti de yok. Bu manada teşkilatlarımız 2008 yılı içerisinde ve 2009 yılında yapılacak olan seçimlerde boşalmama seçme belirleme adına teşkilatlarımızı tutuyoruz. Kongresi yapılmış olan bir ilçemiz 5 ay sonra ilçe başkanı dahil 2-3 kişi istifa etiği zaman da biz seçime zayıflayarak gideceksek bunun tedbirini şimdiden almış oluyoruz?
İl başkanları belediye başkanlığına aday olabilecek mi?
? Şu anda kongrelerini icra etmediğimiz için sadece kongrelerini yapan teşkilatlar için yukarıda bahsettiğim konu açıklandı. Gelecek günlerde il teşkilatı ve il başkanı için de bir açıklama yapılacaktır. Ama şu anda değil. Biz şu anda bize anlatılan, verilen talimatları tebliğ edip anlatıyoruz?
2009 da yapılacak il kongresine yeniden başkanlığa aday olacak mısınız?
? 2009 Yılına daha çok zaman var. O azaman durum ve şartlar neyi gösterir bilinmez. Ben Sayın Başbakanımız, liderimiz Recep Tayip Erdoğan?ın kararıyla il başkanlığına aday olurum ve ya olmam. ?Bizde görev istenmez verilir? Eğer görev verilirse neden olmasın. Biz hizmet için her zaman varız?
Sayın Katmer iş talebi için size bizzat başvuranlar oluyor mu?
? Ben bu konudan çok şikâyetçiyim. Sizlerin aracılığı ile buradan vatandaşlarımıza sesleniyorum. Parti teşkilatlarında iş bulma umuduyla beraber gelen kardeşlerimiz bu güne kadar olduğu gibi bundan sonrada yanılgı içerisine düşerler. Ben dilim döndükçe anlatıyorum. Bizm bu tarz taleplerde aracı olmamız mümkün değildir. Hangi kademede olursa olsun. Bu ilin il başkanı olarak bütün parti organlarımdan kim bu hususta söz vermişse altını çizerek söylüyorum yalan söz vermiştir, yanlış söz vermiştir. Hiç kimsenin bu manada umutlarını suya düşürmeye hiçbir arkadaşımın hakkı yoktur. Bunun ne kadar adaletli olması yönünde çaba sarf ediyoruz. Ama bir yönde de teşkilatlarımızın, arkadaşlarımızın, şahsımın bürokrasinin bazı organlarında sürekli olarak milleti bize yönlendirme gibi bir anlayış var. Burada kendilerini de uyarıyorum. Hiç bu işe karışmadan bizm ismimizi millete söyleyerek, ismimizi demolize etmek, bizm ismimizi bir başkasına vaat verme adına kullanmak bürokrasideki bazı arkadaşlarımıza yakışmıyor. Bundan sonra bu tarzda gelen kişilerin bürokrasideki isimlerini basına deşifre edeceğim. Bulundukları makamların adli bir biçimde yapılması noktasındaki çalışmalarının da yakın takipçisi olacağız. Bu olmadığı sürece orada alınacak olan kişilerin bakıyorsunuz ki, müdür olan ve ya müdür yardımcısı olan birinin yandaşları alınıyor. Bunun en güzel örneğini Sayın rektörümüz Nazmı Okumuşoğlu üniversitede yaptı. Kendisini tebrik ediyorum. Temizlik işçilerini bizzat kendisi başvuranlar arasından adaletli bir şekilde seçti. Sizle bu hususla ilgili bir başka bilgiyi paylaşmak istiyorum. Bizm aracılığımızla beraber bu tarz yerlere giren kişiler kendini partici olarak lanse edip görevlerini suiistimal ediyorlar. Bizim asıl amacımız bu değildir. Biz milletin hizmetkârıyız. Biz millete hizmet için geldik. Bir iki kişiyi işe koymak için yüz kişiyi yanıltmak için biz bu masalara oturmuyoruz. Son zamanda hastaneye 20 kişi temizlik işçisi aldılar. İş için bize başvuranlara yürek dayanmıyor. Bir bayan gelmişti.3?5 yaşındaki çocuğunun yanında ağlayarak dedi ki,?Sabah evde toz şeker vardı başkanım onu suya erittim. Bakkaldan iki ekmek borç aldım. Şeker erittiğim suyu çocuklarıma yedirdim. Ama akşama eve getirecek hiçbir şey yok? dedi.?
Sosyal hizmetler vakfı fakir vatandaşlarımız için ne kadar kurtarıcı oluyor, sizce fakir halkımıznın isteklerine yeterince cevap verebiliyor mu?
?Ciddi manada yardımcı oluyorlar. Hatta ayda 60?70 milyar para civarında geldiğini söylediler. Yardımlardan sorumlu bakan Sayın Hayati Yazıcı olduğu için ben Rize?deki bu rakamın arttırılması konusunda taleplerimiz oldu ondan. Ben bana gelenleri Sosyal Hizmetler vakfına gönderiyorum. Oda diyor ki, gittim müdür dedi bana ki, il başkanı arasın beni. Ben bu güne kadar bir işçi için işe girme konusunda ne bir daire müdürünü, ne de bir başhekimi aramış değilim. Hiç suçumuz yokken o müdürün söylemiyle beraber bu olayın içine çekiliyoruz. O müdüre sordum ki böyle bir söylemde bulundun mu, ? oda der miyim başkanım? dedi. Onu diyen kişide diyor ki, çocuklarımın üstüne yemin ederim ki, doğru söylüyorum? diyor?
Vatandaşın sorunlarını dinlemeye zaman ayırdığınız belli günler var mı?
?Özellikle pazartesi ve Cuma öğleden sonra benim halk günümdür. Ben randevu işlerinden hoşlanmıyorum. Kim ne zaman gelirse o saatlerde buradayım. Ben Rize?de en rahat ulaşılabilecek kişilerin başında yer alıyorum. Ama baktık ki buralar dolup taşmaya başladı. Bürokrasiden kendimizi soyutlayamıyorsak, bürokrasi kasıtlı bu işin içine bizi çekiyorsa bu olayı kurumun yetkilileriyle konuşalım,başvuruları alalım. Bu işi beraberce çözelim. Karışmazsak adaletsizlik oluyor. Herkes tanıdığına yardımcı oluyor. Karışırsak ta buraya 100 kişi geliyor alacak olunan on kişi. 90 kişiyi üzmüş oluyorsun?
AK Parti Rize il başkanlığı olarak projeleriniz nelerdir?
Ben göreve geldikten sonra şunu söyledim. AK Parti il başkanı, il yönetim kurulu bu dönem proje üreten parti olacağız dedim. Geldiğimde ?Ovit tüneli Rize?de olmayacaksa ben Rize il başkanlığı yapmam? demiştim. Şimdiki projelerimiz, Tersane projelerini daha geliştirmek için çaba sarf ediyoruz. Organik gübre ile ilgili çalışmalarımızda var. Bu müthiş bir projedir. Ovit tünelinden bile daha iyi bir projedir. Şu anda 480 YTL olan ve Avrupa gübresi diye anılan gübrenin tonu 800 YTL yi buldu. Türkiye?de 6-7 enflasyonun olduğu yerde bu gübrenin yüzde yüz artmasını nasıl açıklamak gerekir. Dalgalanmadan dolayı olduğu görülüyor. Her gün de artıyor. Bunun bize bir yararı da yok. 38 trilyon gibi bir para çay müstahsilleri tarafından bu tarz gübreye para veriliyor. Çay gübresi diye adlandırdığımız çay çöpünün, yani çay alındıktan sonra kalan çöpünü buna ilave hayvan gübresi, yeterli değilse kızılağacı öğüterek ilave ediyorsun ve müthiş bir organik gübre ortaya çıkıyor. Hem maliyeti düşük hemde bunu yapmak için çayın çöpünü kurtarmış olacağız. Fabrikalarımız iki ay daha fazla çalışacak ve en önemlisi 38 trilyon Rize?de kalacak. Biz bu projenin takipçisi olmak durumundayız. Birde her köye bir ahır projemiz var. 2 bin süt veren ineğin Rize?ye gelip, en azından köylerde 60 tane inek, bu ahırda beş kişi çalışsa bir milyar liradan beş kişiye istihdam etmiş olursun. Rize?de süt, yoğurt, peynir bütün bu malzemeler Trabzon?dan geliyor. Dahası lahana bile Trabzon?dan geliyor. İktidarımız döneminde köylerimize 60 trilyon masraf etik. Asfaltlama, betonlama, su projesi istinat duvarları yani köylerimiz pırıl pırıl oldu. Ama köydekiler şehre inip bodrum katlarına oturmayı tercih ediyorlar. Bu insanları köylerine çekmemiz lazım. Ben her ay Sayın başbakana bir proje ile gitmeyi düşünüyorum. Bu dönem Rize?yi projeye boğmamız lazım.?
Tayin terfi için size başvuranlar oluyor mu?
? Bu konuyu özellikle sizin arcılığınızla paylaşmak isterim. Fındıklı ilçemizden kalkıp ta araba parası vererek, ta ile kadar buraya gelenlere de seslenmek istiyorum. Oradan kalkıp ta il başkanıyla görüşmek için gelenler sanki taleplerinin yüzde yüz yerine geleceğini umud ediyorlar. Oysaki gelmelerine hiç gerek yok. Bizim her ferdimiz il başkanı yetkisindedir. Benim Fındıklı teşkilatım varken ben Rize il başkanı olarak Rize?den Fındıklı?yı yönetme gibi antidemokratik bir anlayışım yoktur. Bütün bu talepleri yerinde bulundukları ilçelerde ki arkadaşlarımıza bildirilmesi kaydıyla onlar halledemez ise onların aracılığı ile bizler bizlerin aracılığı ile beraber milletvekillerimize, bakanlarımıza ulaştıracak olan tayin terfi talepleri için buraya yorulup gelmelerine gerek yoktur. İkamet etikleri belde ve ilçe teşkilatlarına uğraması durumunda mağdur olmayacaklarının altını çiziyorum. Eğer oraya uğramadan direkt bize gelirlerse bizde aynen geri göndermek durumunda kalıyoruz. Bu soğuk havalarda masraf edip te geliyorlar. Dolayısıyla hiç masraf etmelerine de gerek yok.?
Son olarak son günlerde Rize gündemini en çok meşgul eden konu iki sendika arasındaki psikolojik mücadele, siz bu konuda neler söylemek istersiniz?
?AK Partinin bu sendikaların yakından uzaktan alakası yoktur. Ama bizi bu işe sokmaya çalışıyorlar. Bir siyasi parti il başkanı çıkmış açıklama yaptı, bizle ilgili. Bir sivil toplum örgütü başkanı da aynı şeyi yaptı. Sanki şöyle bir imaj var. Diğer sendika giderse AK parti diğer sendikayla burayı özelleştirecek. Şu anda tekelde özelleşiyor. Tekelinde sendikası tek Gıda İş sendikası. Özelleşmenin sendikayla bir alakası yok. Bütün KİTler, kamu kuruluşları özelleşme kapsamına alındı. Bunun avantajı var. Önceden Sayın mesut Yılmaz, şimdide sayın başbakan şunu ifade etmiştir. Çaykur kendini idare ettiği sürece, devlete yük olmadığı sürece özelleştirilmeyecek. Çaykur?un kendine has bölgeden kaynaklanan bir sosyal yapısı var. Biz Rize?de üç kişiden iki kişinin oyunu almışız. 55 yıldır bu sendika burada görev yapıyor. Bu sendikanın Rize?de her sivil toplum örgütünde, her hayır kurumunda bunların cihazları var. SSK daki emarda bu sendika tarafından alınmıştır. Ne oldu da 55 yıldan sonra başka bir sendika geldi. Bunu AK parti mi çağırdı. AK parti neden çağırsın ki. AK partinin beşinci yılı. Geçen yıl gelirdi. Önceki yıl gelirdi. Sayın başbakana yakınlığı ile tanınan Türk İş?i, n başkanı Mustafa Kumlu başkan olduktan sonra mı Hak İş?i buraya çağırdık. İşçi hak İş?i çağırmış. İşçi diyor ki, üç gün çalışıyorum benden bir yevmiye alıyor. Seçme seçilme hakkımız elimizden alındı diyorlar. Benim İlçe başkanım Tek Gıda?nın temsilcisidir. Ben nasıl ayırt ederim onu. AK Partinin 32 bin üyesi var. Belkide işçinin yüzde 70 inin oyunu almışızdır biz. Neden biz bu işin içine çekiliyoruz anlayamadım. Öz Gıda İş sendikası Rize?ye geldi zarar mı oldu, yok. Rize?ye bir heyecan geldi. Esnaf yani lokontolar para kazanıyor. Tek Gıda ?da kendini gözden geçirdi. Bir şeyler vermeye başladı. Yani bu tatlı rekabet. Bizim anlayışımız liberal ekonomi, serbest ekonomi sonunda da kalite geliyor. Sonuçta kazanan işçi olacak. Naci Bayraktutan?da olsa kucaklarım, Mehmet Şahin?de olsa kucaklarım. Genel merkez temsilcisi benim yönetim kurundaki üyem bir başkan vekili olarak bürokrasiyi arayıp tehdit ediyormuş. Bir tane bürokrasi yazılı ya da sözlü olarak bana desin ki, İsmail Serdar beni aradı il başkan vekiliyim dedi. ?Sen şu işçinin geçmesini sağla, sağlamazsan seni süreceğim? dedi. Sizlerin huzurunda yemin ediyorum İsmail Serdar?ı bir saniye partide saklamam?. Ama bu işin içine bizi sokan özellikle çaykurun üst yöneticileri var. Ben sizin arcılığınızla istirham ediyorum. Benim aleyhimde konuşmasınlar, ben herkesi seviyorum?
AK Parti Rize İl Başkanı Yılmaz Katmer ile parti olarak yaptıkları hizmetleri, 2008 yılında başbakana sunacakları projeleri, AK Parti olarak siyaset okulu açacaklarını ve şu anda Rize gündemini işgal eden sendikalar arasındaki psikolojik mücadelede halka yansıdığı gibi taraf olup olmadıklarını sorduk. Katmer, sorularımızı samimiyetle yanıtladı. 2009 da tekrar İl Başkanı olarak aday olacak mısınız sorumuza;
?2009 Yılına daha çok zaman var. O zaman durum ve şartlar neyi gösterir bilinmez. Ben Sayın Başbakanımız, liderimiz Recep Tayip Erdoğan?ın kararıyla il başkanlığına aday olurum ve ya olmam. ?Bizde görev istenmez verilir? Eğer görev verilirse neden olmasın. Biz hizmet için her zaman varız? dedi.
AK parti siyaset okulu olarak bir okul açıldı. Bu okul ne amaçla açıldı, faydaları neler olacak?
? Bu okulu partimizin ARGE birimi organize ediyor. Rize?den en az 200 kişi bu programa iştirak edecek. Bu okulun asıl amacı 2009 yılında yapılacak olan yerel seçimlerde bu okula gidenlerden il genel meclisi, belediye meclisi üyesi aday adayının bir adım daha önde olduğunun altını çiziyoruz. Bu okulda en az lise mezunu şartı aranıyor. 40 saat ders görülecek. Bu kursta yüzde 70 katılma mecburiyeti var. Bu programın sonunda yazılı sınavla katılım belgesi verilecek. Bizlerde 2009 yerel seçimlerde partimizde il genel meclis, belediye başkan ve belediye meclisi üyeliğine başvuran aday adaylarımız arasından bu belgesi olan kişilerin diğerlerine nazaran daha önde olduğunun imajını veriyor. Bu belge var diye yüzde yüz olacağı anlamına da gelmez. Bu belgesi olmayanların bu saydığımız birimlere aday olmayacağı anlamına da gelmez. AK Parti akademisyen olarak bu olaya bakıyor. Kadrolarını yetiştirmenin heyecanını yaşamaktadır. Göreve geldiğim günden itibaren hiç acemilik çekmeden görevimi yürütebilmemin ve bu kursların çok büyük bir önemi olduğunu altını çiziyorum. Başta 20 büyük il ve daha sonra 61 ilin katılımıyla beraber bu kurslar organize edileceklerdir. Bu okulun bir katılım ücreti var. Rize?de katılan baylar 200 YTL, Bayanlara ise 100 YTL katılma ücreti var ?
Siyaset okuluna herkes başvurabilir mi, bunun kriterleri var mı?
?Siyaset okuluna memurlar bile girebilir. Bu okul mesai sonrasıdır. 2008 in aralık ayında istifa edip bu tarz görevlere talip olacak arkadaşlarımız da bu kursa katılabilir. Bu kurs haftada 2 gündür. Hangi gün olacağını katılımcılar belirleyecektir. Bu siyaset akademisi çok yararlı bir çalışmadır. Bunu geniş manada akademisyenler, profesörler, doçentler ders vereceklerdir. Biz rektörümüzle görüşerek, genel merkezimizde bu siyaset okulunun onlardan yardım alarak Rize?de yapabilirsek Rize?den Trabzon?a 200 kişi gitmemiş olur. Şu anda bize tebliğ edilen Trabzon ilinde olacak olduğudur. Ama gelecekte bunu Rize?ye almak için çaba sarf edeceğiz. Bu okulda Sayın belediye başkanımız Halil Bakırcı?da ders verecektir. Kursumuz için bu günlerde kayıtlarımıza başlayacağız. Ama önce 20 büyük ili alıyorlar. Rize ili herhalde nisan ayını bulur. ?
Gençlik kollarının kongrelerinden yani teşkilatlanma çalışmalarından biraz bahseder misiniz, kongreler hangi aşamada oluyor?
?Gençlik kollarının belde, ilçe kongrelerini tamamlamış olduk. İl kongresini de icra ettik. Üç yapılmayan ilçemiz kaldı. Önümüzdeki günlerde tüm belde ve ilçeleri tamamlayıp kadın kolu kongresini icra edeceğiz. 1 Nisan 2008 tarihinden itibaren ana kademe kongre takvimimiz başlıyor. Delege seçimi v.s. 1?30 Haziran tarihleri arası belde kongrelerini icra edeceğiz. 15 Temmuz, 15 Ekim arası ana kademe ilçe kongrelerimizi yapacağız ve 2009 yerel seçimlerinden sonra il kongresini sonbaharda da genel merkez büyük kongreyi yapacağız. Bu programlarda özellikle altını çizmek istediğim bir husus var. Gerek kadın kolumuz, gerek gençlik kolumuz, gerek 2008 yılında yapacağımız ana kademe belde ve ilçe kongrelerimizde kademe başkanları ve yönetim kurulu üyeleri görevlerinden istifa edip 2009 daki yerel yönetimlerde belediye başkan, belediye meclis, il genel meclis aday adayı olamayacaklar. Örnek vermek istersem; ?ben ilçe başkanı olayım da 5?6 ay sonra bu kural değişir, istifa ederim yine aday adayı olabilirim? düşüncesi asla olamaz. AK Parti bu tür çalışmalardan geri adım atmamıştır. Sizde biliyorsunuz 2004 yılında aynı yönde il başkanlarının ve ilçe başkanlarının istifa edip belediye başkanlığına aday olamayacaklarına dair kural kesinlikle uygulandı. Bundan geri adım atma olmadı. Bu anlamda teşkilatlarımız yapılandırılırken bu tarz bir görüşleri varsa teşkilatlara girmeyecekler.? Ben teşkilata girmedim de 2009 seçimlerini bekliyorum. Belediye başkan, belediye meclis, il genel meclisi aday olacağım? didede yüzde yüz garanti de yok. Bu manada teşkilatlarımız 2008 yılı içerisinde ve 2009 yılında yapılacak olan seçimlerde boşalmama seçme belirleme adına teşkilatlarımızı tutuyoruz. Kongresi yapılmış olan bir ilçemiz 5 ay sonra ilçe başkanı dahil 2-3 kişi istifa etiği zaman da biz seçime zayıflayarak gideceksek bunun tedbirini şimdiden almış oluyoruz?
İl başkanları belediye başkanlığına aday olabilecek mi?
? Şu anda kongrelerini icra etmediğimiz için sadece kongrelerini yapan teşkilatlar için yukarıda bahsettiğim konu açıklandı. Gelecek günlerde il teşkilatı ve il başkanı için de bir açıklama yapılacaktır. Ama şu anda değil. Biz şu anda bize anlatılan, verilen talimatları tebliğ edip anlatıyoruz?
2009 da yapılacak il kongresine yeniden başkanlığa aday olacak mısınız?
? 2009 Yılına daha çok zaman var. O azaman durum ve şartlar neyi gösterir bilinmez. Ben Sayın Başbakanımız, liderimiz Recep Tayip Erdoğan?ın kararıyla il başkanlığına aday olurum ve ya olmam. ?Bizde görev istenmez verilir? Eğer görev verilirse neden olmasın. Biz hizmet için her zaman varız?
Sayın Katmer iş talebi için size bizzat başvuranlar oluyor mu?
? Ben bu konudan çok şikâyetçiyim. Sizlerin aracılığı ile buradan vatandaşlarımıza sesleniyorum. Parti teşkilatlarında iş bulma umuduyla beraber gelen kardeşlerimiz bu güne kadar olduğu gibi bundan sonrada yanılgı içerisine düşerler. Ben dilim döndükçe anlatıyorum. Bizm bu tarz taleplerde aracı olmamız mümkün değildir. Hangi kademede olursa olsun. Bu ilin il başkanı olarak bütün parti organlarımdan kim bu hususta söz vermişse altını çizerek söylüyorum yalan söz vermiştir, yanlış söz vermiştir. Hiç kimsenin bu manada umutlarını suya düşürmeye hiçbir arkadaşımın hakkı yoktur. Bunun ne kadar adaletli olması yönünde çaba sarf ediyoruz. Ama bir yönde de teşkilatlarımızın, arkadaşlarımızın, şahsımın bürokrasinin bazı organlarında sürekli olarak milleti bize yönlendirme gibi bir anlayış var. Burada kendilerini de uyarıyorum. Hiç bu işe karışmadan bizm ismimizi millete söyleyerek, ismimizi demolize etmek, bizm ismimizi bir başkasına vaat verme adına kullanmak bürokrasideki bazı arkadaşlarımıza yakışmıyor. Bundan sonra bu tarzda gelen kişilerin bürokrasideki isimlerini basına deşifre edeceğim. Bulundukları makamların adli bir biçimde yapılması noktasındaki çalışmalarının da yakın takipçisi olacağız. Bu olmadığı sürece orada alınacak olan kişilerin bakıyorsunuz ki, müdür olan ve ya müdür yardımcısı olan birinin yandaşları alınıyor. Bunun en güzel örneğini Sayın rektörümüz Nazmı Okumuşoğlu üniversitede yaptı. Kendisini tebrik ediyorum. Temizlik işçilerini bizzat kendisi başvuranlar arasından adaletli bir şekilde seçti. Sizle bu hususla ilgili bir başka bilgiyi paylaşmak istiyorum. Bizm aracılığımızla beraber bu tarz yerlere giren kişiler kendini partici olarak lanse edip görevlerini suiistimal ediyorlar. Bizim asıl amacımız bu değildir. Biz milletin hizmetkârıyız. Biz millete hizmet için geldik. Bir iki kişiyi işe koymak için yüz kişiyi yanıltmak için biz bu masalara oturmuyoruz. Son zamanda hastaneye 20 kişi temizlik işçisi aldılar. İş için bize başvuranlara yürek dayanmıyor. Bir bayan gelmişti.3?5 yaşındaki çocuğunun yanında ağlayarak dedi ki,?Sabah evde toz şeker vardı başkanım onu suya erittim. Bakkaldan iki ekmek borç aldım. Şeker erittiğim suyu çocuklarıma yedirdim. Ama akşama eve getirecek hiçbir şey yok? dedi.?
Sosyal hizmetler vakfı fakir vatandaşlarımız için ne kadar kurtarıcı oluyor, sizce fakir halkımıznın isteklerine yeterince cevap verebiliyor mu?
?Ciddi manada yardımcı oluyorlar. Hatta ayda 60?70 milyar para civarında geldiğini söylediler. Yardımlardan sorumlu bakan Sayın Hayati Yazıcı olduğu için ben Rize?deki bu rakamın arttırılması konusunda taleplerimiz oldu ondan. Ben bana gelenleri Sosyal Hizmetler vakfına gönderiyorum. Oda diyor ki, gittim müdür dedi bana ki, il başkanı arasın beni. Ben bu güne kadar bir işçi için işe girme konusunda ne bir daire müdürünü, ne de bir başhekimi aramış değilim. Hiç suçumuz yokken o müdürün söylemiyle beraber bu olayın içine çekiliyoruz. O müdüre sordum ki böyle bir söylemde bulundun mu, ? oda der miyim başkanım? dedi. Onu diyen kişide diyor ki, çocuklarımın üstüne yemin ederim ki, doğru söylüyorum? diyor?
Vatandaşın sorunlarını dinlemeye zaman ayırdığınız belli günler var mı?
?Özellikle pazartesi ve Cuma öğleden sonra benim halk günümdür. Ben randevu işlerinden hoşlanmıyorum. Kim ne zaman gelirse o saatlerde buradayım. Ben Rize?de en rahat ulaşılabilecek kişilerin başında yer alıyorum. Ama baktık ki buralar dolup taşmaya başladı. Bürokrasiden kendimizi soyutlayamıyorsak, bürokrasi kasıtlı bu işin içine bizi çekiyorsa bu olayı kurumun yetkilileriyle konuşalım,başvuruları alalım. Bu işi beraberce çözelim. Karışmazsak adaletsizlik oluyor. Herkes tanıdığına yardımcı oluyor. Karışırsak ta buraya 100 kişi geliyor alacak olunan on kişi. 90 kişiyi üzmüş oluyorsun?
AK Parti Rize il başkanlığı olarak projeleriniz nelerdir?
Ben göreve geldikten sonra şunu söyledim. AK Parti il başkanı, il yönetim kurulu bu dönem proje üreten parti olacağız dedim. Geldiğimde ?Ovit tüneli Rize?de olmayacaksa ben Rize il başkanlığı yapmam? demiştim. Şimdiki projelerimiz, Tersane projelerini daha geliştirmek için çaba sarf ediyoruz. Organik gübre ile ilgili çalışmalarımızda var. Bu müthiş bir projedir. Ovit tünelinden bile daha iyi bir projedir. Şu anda 480 YTL olan ve Avrupa gübresi diye anılan gübrenin tonu 800 YTL yi buldu. Türkiye?de 6-7 enflasyonun olduğu yerde bu gübrenin yüzde yüz artmasını nasıl açıklamak gerekir. Dalgalanmadan dolayı olduğu görülüyor. Her gün de artıyor. Bunun bize bir yararı da yok. 38 trilyon gibi bir para çay müstahsilleri tarafından bu tarz gübreye para veriliyor. Çay gübresi diye adlandırdığımız çay çöpünün, yani çay alındıktan sonra kalan çöpünü buna ilave hayvan gübresi, yeterli değilse kızılağacı öğüterek ilave ediyorsun ve müthiş bir organik gübre ortaya çıkıyor. Hem maliyeti düşük hemde bunu yapmak için çayın çöpünü kurtarmış olacağız. Fabrikalarımız iki ay daha fazla çalışacak ve en önemlisi 38 trilyon Rize?de kalacak. Biz bu projenin takipçisi olmak durumundayız. Birde her köye bir ahır projemiz var. 2 bin süt veren ineğin Rize?ye gelip, en azından köylerde 60 tane inek, bu ahırda beş kişi çalışsa bir milyar liradan beş kişiye istihdam etmiş olursun. Rize?de süt, yoğurt, peynir bütün bu malzemeler Trabzon?dan geliyor. Dahası lahana bile Trabzon?dan geliyor. İktidarımız döneminde köylerimize 60 trilyon masraf etik. Asfaltlama, betonlama, su projesi istinat duvarları yani köylerimiz pırıl pırıl oldu. Ama köydekiler şehre inip bodrum katlarına oturmayı tercih ediyorlar. Bu insanları köylerine çekmemiz lazım. Ben her ay Sayın başbakana bir proje ile gitmeyi düşünüyorum. Bu dönem Rize?yi projeye boğmamız lazım.?
Tayin terfi için size başvuranlar oluyor mu?
? Bu konuyu özellikle sizin arcılığınızla paylaşmak isterim. Fındıklı ilçemizden kalkıp ta araba parası vererek, ta ile kadar buraya gelenlere de seslenmek istiyorum. Oradan kalkıp ta il başkanıyla görüşmek için gelenler sanki taleplerinin yüzde yüz yerine geleceğini umud ediyorlar. Oysaki gelmelerine hiç gerek yok. Bizim her ferdimiz il başkanı yetkisindedir. Benim Fındıklı teşkilatım varken ben Rize il başkanı olarak Rize?den Fındıklı?yı yönetme gibi antidemokratik bir anlayışım yoktur. Bütün bu talepleri yerinde bulundukları ilçelerde ki arkadaşlarımıza bildirilmesi kaydıyla onlar halledemez ise onların aracılığı ile bizler bizlerin aracılığı ile beraber milletvekillerimize, bakanlarımıza ulaştıracak olan tayin terfi talepleri için buraya yorulup gelmelerine gerek yoktur. İkamet etikleri belde ve ilçe teşkilatlarına uğraması durumunda mağdur olmayacaklarının altını çiziyorum. Eğer oraya uğramadan direkt bize gelirlerse bizde aynen geri göndermek durumunda kalıyoruz. Bu soğuk havalarda masraf edip te geliyorlar. Dolayısıyla hiç masraf etmelerine de gerek yok.?
Son olarak son günlerde Rize gündemini en çok meşgul eden konu iki sendika arasındaki psikolojik mücadele, siz bu konuda neler söylemek istersiniz?
?AK Partinin bu sendikaların yakından uzaktan alakası yoktur. Ama bizi bu işe sokmaya çalışıyorlar. Bir siyasi parti il başkanı çıkmış açıklama yaptı, bizle ilgili. Bir sivil toplum örgütü başkanı da aynı şeyi yaptı. Sanki şöyle bir imaj var. Diğer sendika giderse AK parti diğer sendikayla burayı özelleştirecek. Şu anda tekelde özelleşiyor. Tekelinde sendikası tek Gıda İş sendikası. Özelleşmenin sendikayla bir alakası yok. Bütün KİTler, kamu kuruluşları özelleşme kapsamına alındı. Bunun avantajı var. Önceden Sayın mesut Yılmaz, şimdide sayın başbakan şunu ifade etmiştir. Çaykur kendini idare ettiği sürece, devlete yük olmadığı sürece özelleştirilmeyecek. Çaykur?un kendine has bölgeden kaynaklanan bir sosyal yapısı var. Biz Rize?de üç kişiden iki kişinin oyunu almışız. 55 yıldır bu sendika burada görev yapıyor. Bu sendikanın Rize?de her sivil toplum örgütünde, her hayır kurumunda bunların cihazları var. SSK daki emarda bu sendika tarafından alınmıştır. Ne oldu da 55 yıldan sonra başka bir sendika geldi. Bunu AK parti mi çağırdı. AK parti neden çağırsın ki. AK partinin beşinci yılı. Geçen yıl gelirdi. Önceki yıl gelirdi. Sayın başbakana yakınlığı ile tanınan Türk İş?i, n başkanı Mustafa Kumlu başkan olduktan sonra mı Hak İş?i buraya çağırdık. İşçi hak İş?i çağırmış. İşçi diyor ki, üç gün çalışıyorum benden bir yevmiye alıyor. Seçme seçilme hakkımız elimizden alındı diyorlar. Benim İlçe başkanım Tek Gıda?nın temsilcisidir. Ben nasıl ayırt ederim onu. AK Partinin 32 bin üyesi var. Belkide işçinin yüzde 70 inin oyunu almışızdır biz. Neden biz bu işin içine çekiliyoruz anlayamadım. Öz Gıda İş sendikası Rize?ye geldi zarar mı oldu, yok. Rize?ye bir heyecan geldi. Esnaf yani lokontolar para kazanıyor. Tek Gıda ?da kendini gözden geçirdi. Bir şeyler vermeye başladı. Yani bu tatlı rekabet. Bizim anlayışımız liberal ekonomi, serbest ekonomi sonunda da kalite geliyor. Sonuçta kazanan işçi olacak. Naci Bayraktutan?da olsa kucaklarım, Mehmet Şahin?de olsa kucaklarım. Genel merkez temsilcisi benim yönetim kurundaki üyem bir başkan vekili olarak bürokrasiyi arayıp tehdit ediyormuş. Bir tane bürokrasi yazılı ya da sözlü olarak bana desin ki, İsmail Serdar beni aradı il başkan vekiliyim dedi. ?Sen şu işçinin geçmesini sağla, sağlamazsan seni süreceğim? dedi. Sizlerin huzurunda yemin ediyorum İsmail Serdar?ı bir saniye partide saklamam?. Ama bu işin içine bizi sokan özellikle çaykurun üst yöneticileri var. Ben sizin arcılığınızla istirham ediyorum. Benim aleyhimde konuşmasınlar, ben herkesi seviyorum?
Henüz yorum yapılmamış.