Süleyman Soylu AKP'nin oy oranını açıkladı!

Follow @dusuncemektebi2

AK Parti Genel BaÅŸkan Yardımcısı Süleyman Soylu, AK Parti’nin oy oranına iliÅŸkin, "Hâlâ yüzde 50’lerdeyiz" dedi. Soylu Ä°stanbul ve Ankara’da AK Parti’nin uzak ara önde olduÄŸunu, Ä°zmir’de ise baÅŸ baÅŸa bir yarış yaÅŸandığını ifade etti.
AK Parti Genel BaÅŸkan Yardımcısı Süleyman Soylu, TGRT haber’deki "Türkiye’den Dünya’dan" adlı programa konuk oldu. Birilerinin Türkiye’nin uzun soluklu istikrarını istemediklerini savunan Soylu, geçmiÅŸten örnekler vererek, "Yaklaşık 90 yıldır süregelen oligarÅŸik sermaye, uluslararası baÄŸlantıları ile bu ülkenin istikrarına karşı çıkıyor. Tarihin her noktasında bunu yaÅŸadık. 1950 ile 1960 arasında Türkiye’de ciddi bir istikrar söz konusuydu... Bir darbe ile bunları bertaraf ettiler. Türkiye’nin ilerlemesini o gün durdurdular. 1965-1971 arasında da bir kalkınma görünüyor; ama bir müdahale ile, Türkiye’nin hem demokrasini hem de ilerlemesini engellediler. Turgut Özal’ı da diktatörlükle itham ettiler, padiÅŸah resimleriyle, kaftan resimleriyle dünyaya empoze etmeye çalıştılar. Orada da Türkiye’nin istikrarını hedef aldılar, büyümesine müsaade etmediler. 28 Åžubat sürecinde de ülke iki yakasını bir araya getirmeye çalışırken, birileri de kamu bankalarını kendi çiftlikleri gibi kullanıyordu ve halka yine ağır bedel ödettiler. 2002’den sonra da Ergenekon, Balyoz, Ayışığı, Sarıkız gibi planları, modern hukuk devleti olma konusundaki iddiasını ve idealini ortadan kaldırmaya çalıştılar. Milletin hasletlerine, taleplerine ket vurmaya çalıştılar" deÄŸerlendirmesinde bulundu. "BAÅžBAKAN OLMASAYDI, ERBAKAN HAPÄ°STE ÖLECEKTÄ°"
"Daha 2002’de Recep Tayyip ErdoÄŸan’ı kötürüm bırakmak istediler" diyen Soylu, "Bu ülkenin BaÅŸbakanı, 2002’de seçim kazanmasına raÄŸmen, hukuk müsaade etmediÄŸi için ’baÅŸbakan’ olamadı. Bir inancı olan Necmettin Erbakan’ın da partisini kapattılar, sonra siyasi hayatını tasfiye etmeye çalıştılar. Yani BaÅŸbakan ErdoÄŸan olmasaydı, belki de Erbakan Hoca, cezaevinde hayatını kaybedecekti. Turgut Özal’ı da haksız iddialarla itham ettiler. Adnan Menderes’i de Yassıada’da bir çete sorguladı. Yani bugün Yargı bağımsızdır, hukuk da milli iradedir diyenlere, bunlar bir cevaptır. Menderes’in üzerinden çıkan bir cımbız ve bir ÅŸiÅŸe... Yani suçu bu kadar! Burada liderlerin üzerinden hem milli iradeyi sakatlamaya çalışıyorlar, hem sandığı itibarsızlaÅŸtırıyorlar, hem de ülkenin en önemli gücü, en büyük dayanağı, bütün hareketliliÄŸi saÄŸlayan bu millete ’sen adımlarına dikkat et’ diyorlar" ifadelerini kullandı.

"BÜYÜMEMÄ°Z BÄ°RÄ°LERÄ°NÄ° RAHATSIZ EDÄ°YOR"
Süleyman Soylu, AK Parti olarak yaptıklarını anlatırken, "Türkiye’nin cumhuriyet tarihi boyunca aldığı doÄŸrudan uluslararası yatırım miktarı 14.5 milyar Dolar. Bizim zamanındaki yatırımların vardığı rakam ise 132 milyar dolara yükselmiÅŸ... Bu güvenilir bir Türkiye’yi gösteriyor. Üçüncü BoÄŸaz Köprüsü, Kanal Ä°stanbul ve 150 milyon yolcu kapasiteli havaalanı ve nükleer santral yapıyoruz. Bugün 780 milyar dolarlık bir gayrisafi hasılamız var. Biz yaklaşık 2 trilyona ulaÅŸmayı hedefliyoruz. 17 Aralık Operasyonu ile bunların önüne geçmek istediler. Eskiden iç denizlerdeydik, bugün okyanuslara açıldık. Åžimdi Türkiye, okyanuslarda büyük devletlerle rekabet edebilen, yarın bütün dünya düzeninde ve bütün dünya düzeyinde, bu yeni sürecin içerisinde varlığını herkesin kabul ettiÄŸi bir ülke konumuna geliyor. Bu da birilerini rahatsız ediyor" dedi.

"TÜRKÄ°YE’NÄ°N BÖLGEDEKÄ° GÜCÜNÜ HEDEF ALIYORLAR"
Avrupa’nın birçok ülkesinde ekonomik kriz olduÄŸun hatırlatan Soylu, "Kamu yatırımlarını kısıyorlar, emekli maaÅŸlarını kısıyorlar, kamuda çalışanları çıkarıyorlar, üniversitelerin öÄŸrenci harçlarını yükseltiyorlar, öÄŸrenci kredilerini düÅŸürüyorlar, mali idaresi yatırımlarını azaltıyorlar; yani kemer sıkma dediÄŸimiz politikayı uyguluyorlar. Oysa biz refah ve müreffeh içinde yaşıyoruz. 300 yıl sonra Türkiye, bu günleri ’dönüÅŸüm ve geliÅŸim yılları’ olarak hatırlayacaktır. Yapılmak istenen tek ÅŸey var; o da buna engel olabilmek. Türkiye’nin bu coÄŸrafyada ve dünyada, kendi topraklarında ve etrafındaki ülkelerle oluÅŸturabileceÄŸi muazeneyi, dengeyi ortadan kaldırmaya yönelik hamleyi gerçekleÅŸtiriyorlar" diye milletin dikkatini çekti.

"MÄ°LLET AK PARTÄ°’YÄ° KORUMA ALTINA ALMIÅžTIR"
Soylu, Mayıs 2013’ün Türkiye’nin en parlak dönemi olduÄŸunun altını çizerek, "IMF’ye borcumuzu ödemiÅŸiz, 136 milyar Dolar’a çıkmış rezervimiz, 5 milyar Dolar da üste IMF’ye para vermiÅŸiz. Bu ülkede 1 yıldan beridir, ki bizim risk primimiz düÅŸüren en önemli ölçüden bir tanesidir, ailelerimiz ÅŸehit acısı duymuyorlar. Terörden dolayı evlerde ÅŸehit acısı yok. Yeni dünyanın merkezine yönelik önemli ve stratejik bir havaalanı, nükleer santraller, star rafinerisi, köprüler yapılırken, Marmaray açılacakken, birden gezi olayları patlıyor. O günkü faiz 4,61 bugün 10.25. Buradan kim kazandı? Gezi olaylarını yapanlar mı kazandı? O günkü AK Parti oyu yüzde 50, bugün de yüzde 50. Biz kaybetmemiÅŸiz. Hukukta bir kavram var; özün önceliÄŸi diye... Siz bir meseleyi ortaya koyabilirsiniz; ama sonuç yanlış olabilir. Oradaki niyetinizin ne olduÄŸuna bakar hukuk vicdanı... Burada millet, AK Parti’ye özün önceliÄŸi kavramını uygulamıştır, güveniyor. Halk, 17 Aralık’ta, tam olarak ’darbe’ diyebileceÄŸimiz giriÅŸimde, AK Parti’yi oylarıyla koruma altına almıştır" ÅŸeklinde konuÅŸtu.

"SANDIK VE HALK Ä°LÄ°ÅžKÄ°SÄ° METAFÄ°ZÄ°KTÄ°R"
"Ä°stikrarı hazmedemeyenler, istikrarı ortadan kaldırmaya çalışıyor" diyen Süleyman Soylu, sözlerine ÅŸöyle devam etti:
"Ancak hesap edemedikleri bir ÅŸey var. Bu yaÅŸadığımız günleri mekanik olarak deÄŸerlendiriyorlar. Yani ben yolda yürüyen arabanın lastiÄŸine bir çivi saplarsam onu durdurabilirim. Veya 5000 metre’lik yarışta, son 750 metre kala atlete çelme atarsam yarışı kazanabilirim diye düÅŸünüyorlar. Fakat siyaset ve sandıkla vatandaÅŸ arasındaki iliÅŸki mekanik deÄŸil; metafizik iliÅŸkidir. Onun için 1983 yılının 5 Kasım gecesi Kenan Evren PaÅŸa, televizyona çıkıp ’Bu adamlara oy vermeyin, Turgut Sualp’i destekleyin’ demesine raÄŸmen halk, Turgut Özal’dan yana tercihini kullanmıştı. Bu metafizik bir iliÅŸkidir. Bizim feraset dediÄŸimiz, milletin ön görü kabiliyeti, gönlü dediÄŸimiz, hissetti dediÄŸimiz, kendisi için kim daha iyi mücadele edecek, kim neyi daha iyi ortaya koyacak, kim kendisiyle beraber olacak, kim onu satmayacak dediÄŸimiz bir anlayıştır. Bu milletin sandıkla olan iliÅŸkisi tamamen metafiziktir. Öyle siyaset mühendislikleri ile gerçekleÅŸemez."

"Ä°STANBUL’DA 53’E 32 ÖNDEYÄ°Z, Ankara’DA FARK VAR"
Süleyman Soylu, Yerel Seçim beklentilerine dair de açıklamalar yaparak, "Elbette hedeflerimiz var. Ancak siyasetin de kendine has kuralları var, bir takım nezaket ölçüleri var ve siyasetin ’milletin kararını bekleme’ konusundaki iradesi var. 30 Mart Seçimleri’ni milletin iradesi ve kararı belirleyecek. Ancak AK Parti yaptığı bütün araÅŸtırmalarda, ’hâlâ yüzde 50’de’ görünüyor. Ne gezi olayları, ne darbe giriÅŸimleri; bize ait güveni düÅŸürmedi. Halk, hâlâ ÅŸükürler olsun ki; yüzde 50’lik destekle ’siz yolunuza devam edin’ diyor. Ama bunun realizasyonu elbette ki; 30 Mart’taki seçimlerde belli olacak. Ä°stanbul’da CHP’nin 32, AK Parti’nin ise 53 puanında olduÄŸunu bize kamuoyu yoklamaları söylüyor. Ankara’da ana muhalefet partisi ile aramızda çok ciddi bir fark var. Ancak Ä°zmir’de kora kor bir mücadele olacak" ön görüsünde bulundu.

 

MÄ°LLÄ°YET