Sosyal Medya

Makale

ÅžEREFLE TAÅžINACAK BÄ°R ONURDUR!..

Bugün 23 Nisan. Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı.                                                                      
Dünya tarihinde eÅŸi benzeri olmayan bir ÅŸekilde ulusal egemenliÄŸin milletiyle böylesine bütünleÅŸtirildiÄŸi, yarınımızın teminatı olan çocuklarımıza armaÄŸan ettiÄŸi büyük bir bayramı millet olarak kutluyoruz.
Kimin sayesinde?                                                                                        
Yasal sanlarını, olanaklarını bırakıp sıradan birey niteliÄŸiyle önüne düÅŸtüÄŸü halkının TBMM yönetiminde sürdürdüÄŸü Ulusal KurtuluÅŸ Savaşı'nı tüm yoksunluk ve güçlüklere karşın utkuyla sonuçlandırarak yurdumuzu düÅŸmanlardan kurtaran BaÅŸkomutan.
Halkını ''Türklük'' bilinciyle donatıp birleÅŸtirerek onur ve erdem bilinen hak ve özgürlükleriyle saygın, kiÅŸilikli bireylerin oluÅŸturduÄŸu ''ulus'' düzeyine çıkaran Büyük Türk!
Önce saltanatı, sonra hilafeti kaldırıp demokrasinin özü ve hukuk devletinin temeli, tam eÅŸitlikçi yurttaÅŸlar düzeni, ''kimsesizlerin kimsesi'' Cumhuriyeti kurarak Türk gücünü, yaratıcılığını, halkına saygısını, hukuka baÄŸlılığını vurgulayan, toplumsal barışı ve ulusal dayanışmayı saÄŸlayan CumhurbaÅŸkanımız!
Yurt ve yurttaÅŸlık bilincini kökleÅŸtirip Ulusal Ant'la saptanan sınırlarımız içinde soy ve inanç ayrımı gözetmeksizin herkesi, ülkeyi ve ulusu kapsayan bir hukuk ve insan kurumu olan devleti, her yerin sahibi kılarak kaynaÅŸtıran Örnek Ä°nsan!
Tüm hak ve özgürlüklerin güvencesi; bağımsızlığın, ulusal egemenliÄŸin ve demokrasinin kaynağı; hukuksal, siyasal ve ulusal birliÄŸin dayanağı; insanlık, barış, uygarlık, inançlar yönünden saygın bir yansızlık; us ve bilim tutkusu; köleliÄŸe, her tür sömürüye karşıtlık; kalkınma ve aydınlanma; ''adam olmak'' diye özetlenebilecek laikliÄŸi yaÅŸama geçiren Deha.
Karakteri saydığı bağımsızlık ve özgürlüÄŸü egemenlikle dokuyarak ulusal istenci yönetimin baÅŸlıca geçerlik göstergesi durumuna getiren
BaÅŸöÄŸretmen!
  ***
Mustafa Kemal;
Türkiye aydınlanmasının kaynağı, ulusal deÄŸerlerimizle varlıklarımızın simgesi, Türkiye’mizle özdeÅŸleÅŸerek kurumlaÅŸan ilkeler anıtı ve güneÅŸimizdir.
Atatürkçülük, Atatürk'ü putlaÅŸtırmak, O'na tapmak, O'nu tabulaÅŸtırmak deÄŸil; büyük bir gerçekçilik, deÄŸerbilirlik, duygu ve düÅŸünce birlikteliÄŸiyle O'nun varlık nedenimiz, yaÅŸam felsefemiz, Türkiye'yi Türkiye yapan ilkelerini benimsemek, savunmak, yaygınlaÅŸtırıp kökleÅŸtirmek, O'na baÄŸlılık, gösterdiÄŸi yolda O'nu aÅŸmaya çalışarak O'na yaraşır olmak, “Ne mutlu Türküm diyene!” sözünü özümseyebilmektir. 
Onu sevmek; resmi bir ideoloji, dogma ya da öÄŸreti deÄŸil, Türkiye Cumhuriyeti'nin kendine özgü düÅŸün temelidir.
Demokrasiyi yaÅŸama geçiren, demokrasinin yönetimdeki adı olan Cumhuriyeti geçerli ve gerçek kılmak, çaÄŸa uygun yenilemelerle, evrensel ilkeleri destekleyerek daha iyi duruma ve düzeye gelmek hepimizin dileÄŸidir.                                                        
O’nun duygu ve düÅŸüncelerini, görüÅŸlerini, önerilerini, uygulamalarını ve yapıtlarını ilke saymak en gerçekçi davranıştır.
Bu nedenle ilkeleri sınırlamak gereksiz ve olanaksızdır.
''DüÅŸünüyorum, o halde varım'' düzeyine bizi çıkaran Mustafa Kemal’dir.
O, ölüm kalım savaşını kazanıp yoktan var olmak anlamında bir yeniden doÄŸuÅŸun bayrağıdır.                                                                                                                                                                                               
Türk mucizesinin kahramanı Mustafa Kemal’den yana ve O'nunla birlikte olmak hiç de kolay deÄŸildir.
Her tür ayrımcılığı, bölücülük ve yıkıcılığı dışlayan, “Yurtta sulh cihanda sulh” anlayışı ile dünya uluslar ailesinin kendi deÄŸerlerini koruyarak güçlü ve güvenilir bir üyesi durumuna gelen topluluÄŸun kaynaÅŸmasıdır.
Baskılara, bağımlılığa, sömürülere, yoksunluk ve kötülüklere, ahlaksızlık ve adaletsizliklere karşı çıkmak Mustafa Kemal’i anlamanın en doÄŸal gereÄŸidir.
Sevr'e karşı, Lozan'a yandaÅŸ olarak soyut ve somut tüm deÄŸerleriyle Türkiye'nin, Türk milletinin, Türk bayrağının, Türk vatanının, Türk dilinin sevdalısı olmaktır.
Bu nedenle, Mustafa Kemal’i anlamak ''Türküm!'' demekle mutluluk duyacak her vatan evladının taşıyacağı büyük bir onurdur. O nedenle diyoruz ki;
Mustafa Kemal’i düÅŸünmek; yürek, beyin iÅŸidir.
Büyük bir onurdur.
Bu onuru her omuz taşıyamaz.
Türkiye, Atatürk'tür
Atatürk, Türkiye'dir!
O, bizlerle vardır. 
Çünkü O, taşınacak büyük bir onurdur.


32.YILA MERHABA


“YaÅŸasın Ulusal Egemenlik!” diyerek bugün büyük bir bayram sevincini yaÅŸarken diÄŸer yandan da gazetemizin 32. yaÅŸ gününü kutluyoruz.
Saygı deÄŸer okurlarımız, bundan 32 yıl önce 23 Nisan 1979 tarihinde doÄŸan ve sizlerin büyük desteÄŸiyle büyüyen gazeteniz Karadeniz bugün 32. ÅŸeref yılına “merhaba” dedi. 
Türkiye’de iller bazında nüfus oranlamasıyla Türkiye’nin en fazla okunan ve tirajı olan bölge gazetesi onurunu yaÅŸattığınız Karadeniz, siz deÄŸerli okurlarından aldığı büyük destekle yoluna daha büyük bir ÅŸevkle devam ediyor.
Karadeniz, genç, dinamik kadrosu, usta yazar kadrosuyla sadece bölgesinin deÄŸil Türkiye’nin gözünün üzerinde olduÄŸu ulusal medya bilincini de taşıyan anlayışıyla siz deÄŸerli okurlarıyla her sabah buluÅŸmaya, sizlerin gözü, kulağı ve dili olmaya devam ediyor.
TEK-ART Holding Yönetim Kurulu BaÅŸkanı, Devlet Eski Bakanı, Trabzonspor Onursal BaÅŸkanı Sayın M.Ali Yılmaz’ın önderliÄŸinde gazeteniz bu onurlu ve yürekli yürüyüÅŸünü ilelebet sürdürecektir.
Karadeniz gazetesi ve kardeÅŸ kuruluÅŸumuz Zigana Radyo-TV çalışanları adına bizlere verdiÄŸiniz büyük destekten dolayı hepinize sonsuz teÅŸekkürlerimizi sunuyorum.
Karadeniz sizlerle doÄŸdu, sizlerle büyüdü, sizlerle bugün Türkiye’nin en fazla okunan ve satılan bölge gazetesi konumuna ulaÅŸtı.
SaÄŸ olun.
Var olun.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.