Dürüst siyaset ilkem olacak
Rize Saadet Partisi İl Başkanlığına seçilen Cemil Çolak ilk açıklamasını Arkadaşımız Dilek Aslan?a yaptı.
?Dürüst siyaset ilkem olacak?
Geçtiğimiz günlerde Rize Saadet
Partisi İl Başkanlığına seçilen
Cemil Çolak ilk açıklamasını
Arkadaşımız Dilek Aslan?a yaptı.
Çolak, yıllardır siyasetin içinde
olduğunu, basamakları teker teker
çıktığını ifade ederek, ?İki Başbakan
çıkartmamıza rağmen yıllardır ilimizin sorunlarının çözümünde yeterli adım atılmadı. Artık Rizeli Başbakan değil kendisine hizmet edene oy verecek? dedi.
KARADENİZ: Sayın Başkan yeni göreviniz hayırlı olsun diyeyim. Peki bu değişikliğe neden gerek görüldü, yeni görevinizde neler yapmayı düşünüyorsunuz?
ÇOLAK: ?Bu süreci şöyle açıklayabilirim. Sayın İl Başkanımızın işlerinin yoğunluğundan dolayı teşkilata durumunu arz etti. Teşkilatlarımızda yaptığı istişareden sağolsun lar bize karşı bir teveccüh oldu. İl Başkanlığımıza karar verildi bizde olduk. Rize?de siyaset çok farklı yapılıyor. Ben İl başkanı oldum diye karşı tarafı kötüleyeceğim diye bir kaide yok. Ahlaki bir siyaset yaparım. Ben ahlakıma, yaşam tarzıma uygun siyaset yapmayı kendime ilke edinmişimdir. Hiç kimseyi karşıma almam. Sadece Rize için gerekli olan şeylerin politikasını yaparım. Şu ülkemde, Şu Rizemde ve tüm dünyada yapılacak bir zulüm varsa bunun karşısına teşkilat olarak dimdik dururum. Bunu Merkez İlçe Başkanı olarak geçmişte peygamberimize yapılan hakareti, Irak?ta yapılan zulmü, Filistin? de yapılan zulmü hepsini miting olarak yapmışızdır. Ama demokratik çerçeve içerisinde ve kanunlara uygun olarak. Mesela çay politikası için, fındık için, Rize için, yatırımlar için eğer mevcut iktidarlar gerekeni yapmıyor ise bunu ikaz ederim. Bizim ise bu işleri daha iyi yapabileceğimizi metotlarıyla beraber anlatırım?
KARADENİZ: Siz yıllardır Milli Görüş çizgisi içerisinde siyaset yapıyorsunuz ve şu anda da Saadet partisinin il Başkanı oldunuz. Bu yıllar içerisinde Rize?nin sorunlarıyla yüz yüzeydiniz. İki başbakan çıkarmış ilimizde sorunlar ne kadar çözülmüş sizce?
ÇOLAK: ? Geçmiş iktidarlardan atılan temellerin bitirilme çalışmaları olmuştur. Bu iktidarın yaptığı budur. Doğrusunu söylemem gerekirse birde üniversite kanununun çıkartılmasıdır. Ama 370 Milletvekili olan bir iktidardan bunlar hiçbir şey değil Rize için. Rize? de yatırım neyle ölçülür, beton yollar, su , kanalizasyon bu tür yatırımlar vardır. Bunu da il genel meclisi açıklama yapmıştır. Rize en büyük parayı yani 20 milyar dolar almıştır demiştir. Ama baktığımız zaman diğer illere diğer iller bunun iki katını almıştır. Bu gün Bayburt, ordu 52 küsur almıştır. Dolayısıyla Rize?li bir Başbakana göre bu yeterli değildir. Fazla yapılmış bir hizmet yoktur. İl genelinde de, belediye noktasında da bu böyledir. Bu iktidar çayımız noktasında da hiçbir gelişme gösterememiştir. Yani biz şimdi muhalefet yapacağız kötüleyeceğiz anlamında konuşmuyorum. Ama gözle görülen bir şey var ki şu anda insanlarımız da işsizlik almış başını gidiyor. Şu anda çay primleri ödeniyor. Piyasaya az bir para girmeyle beraber çok az bir canlanma oldu. İnsanlarımız, esnaflarımız mağdur durumda. Ben il başkanı olduktan sonra bazı dükkanları gezdim esnaf diyor ki,vergileri, elektrik, suyu cepten verelim. Sadece bu dükkanın kirası çıksın ona razıyız dediler. Yani ekonomi bu dereceye gelmiş?
Rize Saadet Partisi İl Başkanlığına seçilen Cemil Çolak ilk açıklamasını Arkadaşımız Dilek Aslan?a yaptı.
KARADENİZ: Siz 11 aylık Refah-Yol iktidarında neler yaptınız, ekonomiyi düzelttik diyebilir misiniz?
ÇOLAK: ?Biz Refah-Yol iktidarı olarak ne yaptığımız ortadadır. Biz sadece konuşmak değil, laf üretmek değil hizmet yaptığımızı şurada bütün sivil toplum örgütleri ve siyasi partilerin hepsi bunu teyit ediyor. Bizim çaya, fındığa, işçiye, memura, köylüye, emekliye, dula, yetime ne kadar alt tabaka insan varsa onları mağdur etmediğimiz Refah-Yol hükümetiyle belli olmuştur. Bizim ayrıcalığımız IMF ile çalışmadık, Amerika ve AB kriterlerine uymadık. Sadece bizim öz kaynaklarımızı harekete geçirdik. Bunu geçmiş hükümetin ekonomiden sorumlu Bakanı kemal Derviş?te teyit etmiştir. ? Cumhuriyet tarihinin en başarılı hükümeti Refah-Yol hükümetidir. Uygulamış olduğu ekonomik politikalar en büyük politikalardır. Havuz sistemi ülkelerin kalkınması için en büyük modeldir? demiştir. Dolayısıyla biz bunu yapmış olan bir iktidar olarak yine samimiyetimle söylüyorum. Biz iktidara tekrar gelirsek yine aynı şeyleri başaracağız. Biz bunları yapmışız. Yani hayali yada hamasi konuşmuyoruz?
KARADENİZ: Dediniz ki biz Refah-Yol döneminde havuz sistemini getirdik. O gün sizinle beraber yürüyen, hatta ekonominin başında olan kişi bu gün yine iktidarda Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Sayın Abdüllatif Şener. AKP bu gün niye bu havuz sistemini gerçekleştirmiyor, sebepleri ne sizce?
ÇOLAK: ? Bunun sebepleri şu.. Bu ülkenin kalkınması için gerekli olan metotları Erbakan Hocamız açıkladığı zaman bunları AKP yapar dedi. Nasıl yapar? Abdüllatif Şener bilir nasıl yapılacağını. Çünkü geçmişte bizde öyle yapmıştık. Bir avuç zengin kitle hortumlayan şu insanları ezen insanlara öz kaynaklarımızı harekete geçireceğiz.IMF ile çalışmayacağız. Geçtiğimiz dönemlerde 28 şubat süreci yaşandı. O zamanın mit müsteşarı Yazıcıoğlu açıklamalar yaptı.Yani bizim partinin mensupları değil. ?Sayın Erbakan Amerika? ya ve Avrupa?ya arkasını döndü. İslam ülkelerini önüne aldı. Bizle çalışmıyor ve Türkiye?de havuz sistemi adı altında kendi öz kaynaklarıyla hareket ediyor. Dolayısıyla biz bunla çalışamayız diyor?. Şu anda Sayın Abdüllatif Şener ve sayın Başbakan iktidarda kalmanın dersini çok iyi çalışmışlardır.Süleyman Demirel?in ?iktidarda kalmanın yolları? kitabını okumuşlardır. Dolayısıyla ona göre hareket ederek bu gün milli Görüş zihniyetinden uzaklaştılar ve Amerikanvari bir politika izlediler. Şu anda dünyada iki ülke kaldı IMF ile çalışan biride Türkiye?dir?
KARADENİZ: Son 2-3 yıl içinde ülkede misyonerlik faaliyetleri arttı. Hatta ilimizde geçtiğimiz ay içerisinde Ardeşen ilçesi?nde 4 Amerikalı sözde dil kursu diye açtıkları merkezde misyonerlik faaliyetleri yaptığı için sınır dişi edildiler. Misyonerlik faaliyetlerinin bu denli artmasının sebebi sizce nedir?
ÇOLAK: ?Ülkede misyonerlik faaliyetlerinin olduğu, bunun Rize?ye kadar ulaştığını basından takıp ediyoruz. Bunları göze aldığımız zaman ne büyük tehlikenin içine girdiğimizi görüyoruz..Açıkça söylüyorum; bizi şu sokağa gezdirmeyecekler, eğer İran?a vurulursa. Göreceksiniz en büyük tehlike şu anda İran ve buna bizi alet ediyorlar. Bu gün Irak?ta binlerce insan öldürüldü.O dönemin ABD Diş İşleri bakan yardımcısı şöyle söyledi. Biz mevcut hükümetten çok memnunuz. Aksi takdirde bu hükümet olmazsa Irak harekatını yapamazdık. Bu büyük bir itiraftır. Şu hükümetin ABD?ye endeksli politikaları ile beraber bu ülke bir adım daha ileri gitmeyecektir ve bunu bu insanımız görmüştür.Çözümü Milli Görüş?te olduğunu görmüştür. İnsanımız anketlerle kandırma yoluna giderek Milli Görüş?ü zayıf diye göstererek saf dışı bırakma planları tutmayacaktır. Biz Meclise girmek için değil, bu insanları kurtarmak için meclise gireceğiz?
KARADENİZ: Saadet partisi olarak siz seçimde ittifak yapacak mısınız?
ÇOLAK: ? o Genel merkezin takdirinde olan bir şeydir. Bunu hangi il Başkanı konuşursa yanlış konuşur. MKYK ve GİK? in alacağı karardır. Geçtiğimiz ay katıldığım il başkanları toplantısında bu konu gündeme gelmişti. Genel Başkanımızın verdiği cevap kesinlikle böyle bir karar ve böyle bir çalışma da yoktur.Şu anda halkımız özellikle büyük şehirlerde bizi birinci parti yapacaktır. Biz kapalı spor salonlarında sandık müşahidi toplantısı yapıyoruz?
KARADENİZ: Bir takım kişiler Sayın Başbakan Recep Tayyıp Erdoğan?ın eşinin başı kapalı olduğu için Cumhurbaşkanı olamayacağını iddia ediyorlar. Parti olarak bu konuya bakış açınız nedir?
ÇOLAK: ?Başörtüsüne karşı hassasiyetimiz ortadadır. Biz başörtüsünün bedelini ödemiş bir partiyiz.Biz milletvekili adayımızın meclise girdiği zaman kimse bir şey söylememiştir.Başını açmadan oraya gelmiştir. Milletvekilimizi yemin etmeden azletmişlerdir. Aradan 6 yıl geçtikten sonra bu milletvekilimizin haklı olduğunu AHİM kararıyla ortaya çıkmıştır.Refah ve Fazilet Partisi?nin kapanma davalarının bir maddesi de başörtüsüyle ilgilidir.Bu gün Başbakan bundan bir ay önce Taha Akyol? a biz başörtüsü için söz vermedik dedi.Spordan sorumlu Devlet bakanımız M. Ali Şahin ise önceki hafta başörtüsü yüzde 2.5 un sorunudur demiştir. Dolayısıyla bir önceki seçimde bu oyu biz aldığımız için bu sorunun kendilerinin sorunu olmadığını söylemiştir. Böyle bir gündemden sonra Sayın Başbakanımızın eşinin başörtülü olması bizim için gurur verici bir şeydir. Bunun aksini zaten söyleyemeyiz. Ama başörtüsü ile bu işlerin bitmediğini söyleyebilirim. Önemli olan zihniyetin nereye hizmet ettiği önemlidir?
KARADENİZ: Geçtiğimiz hafta içerisinde sayın başbakanımızın gençlik yıllarında okuduğu Kuran kursu yine Başbakanın emriyle yıkılmıştır. Buna nasıl bakıyorsunuz?
ÇOLAK: ?Şayet bu Kuran kursu bizim dönemimizde yıkılsaydı, bu medya bunu büyük manşetlerle duyururdu.Sadece onlar değil, İslamı hassasiyet gösteren medya bunu haber bile yapmadı. Şayet biz bunu yapmış olsaydık, büyük sansasyon olurdu. Sayın Başbakanın Kuran kurslarına bakışının göstergesi oldu?.
Henüz yorum yapılmamış.